Merhaba;

 

Sizlere kendi gelişim serüvenimden bahsetmek istiyorum. Konuşmak kolay, bunları yazıyorsun da sen neler yaptın diyebilirsiniz? Anlatayım o zaman…

Zor bir çocukluk geçirdim. İçine kapanık, konuşmayan, gülmeyen, hiç arkadaşı olmayan bir çocuk. İlkokula başladım çok utangaç. Sonra boyum uzamaya başladı. Maalesef adalet duygusu olmayan bir öğretmenim vardı. Sınıfı gelir düzeyine göre ayırmıştı. Yıl 84-85. Biz orta gelirli bir aile idik. Bu yüzden orta sırada oturuyordum. Benim boyum uzadıkça çok kısa boylu öğretmenimin şiddeti artıyordu. Kompleks işte…

İçine kapandıkça kapandım. Bildiğim konularda bile sözlüye kalktığımda konuşmazdım. Ama yazılılar 4 ile 5 arası. İlkokuldan mezun olurken boyun 1.65- 1.70 arasıydı. Yani ben de az değildim. 45 kilo 1,70 boy.

Sonra ortaokul geldi. İçime kapanıklığım devam ama arkadaş çevrem genişlemeye başladı. Çok güzel arkadaşlar edindim. Çok güzel arkadaşlıklar yaşadım. Sözlüler hala 0 ama yazılılar 90-100. Lise garip oldu biraz çünkü; teşekkür ya da takdir kendimden beklemiyordum. Ailem kadar bende şaşırdım. Hemen çalışmam gerekiyordu ve bir mağazada kasiyer olarak başladım.

Kendimi anlatıyorum. İşten eve giden, her şeyi öğrenmeye meraklı ama kimsenin gözünün içine bakamayan, sormadılarsa hiç konuşmayan bir tip. Bu firmada 1 sene çalıştım. Arkasından isim yapmış bir firmaya geçtim. O firmada 10 sene çalıştım. Ve onlar beni Soysal Danışmanlık Şirketinin okuluna gönderdiler. 2004-2010 arası her yıl okuldaydım.

Ne oldu peki?

Bize orada işin matematiğini ve psikolojisini öğrettiler. Sadece bu eğitimlerle kalmadım. Filmler seyrettim, kitaplar okudum. Özgüvenim yerine geldi. İnsanların gözlerinin içine bakmaya başladım. Konuşurken boğazım düğümleniyordu, artık düğümlenmiyor. Her şeye evet diyordum, omuzlarımda büyük yük vardı. Sanki hepsini benim yapmam gerekiyormuş gibi. Ama hayır demeyi öğrendim. Çok ama çok sinirliydim, sinir sistemimi yönetmeyi öğrendim. Konuşurken sesimi ben bile duymuyordum, şimdi vurgulayarak, bastırarak, herkesin duyduğu bir konuşma tarzım var. Kendimi dinletiyorum yani 😊

Kendimi değiştirdim anlayacağınız. 



Peki ne faydası oldu?

İşimde yükseldim. Eğitim müdürü oldum. 600 kişi önünde yaptığımız projeyi anlattım. Gözlerinin içine baka baka. Yanımda çalışan gencecik arkadaşları iş için yetiştirdim. Onlardan müdür yardımcıları, müdürler çıkarttım. İşe yeni başlayan yönetici arkadaşların şirket içi oryantasyonlarını yaptım. Firmada sevilen, güvenilen ve en önemlisi başarılı bir yönetici oldum.

Ya özel hayat. Ailemle iletişim kurmaya başladım. Kendime vakit ayırıp sosyalleştim. Daha da güçlendim ve ayaklarım üstünde daha sağlam durdum.

Kişisel gelişim pollyanacılık değildir. Kişisel gelişim basit bir şey değildir. İnsan isterse değişir.

İşte hiçbir şeyi kişisel algılamayın. Unutmayın “kişisel değil, sadece iş” (Baba Filminden)

Aile siz güçlüyken daha sağlamdır. Yapmanız gereken kendinize yatırım yapmak.

Değişin…  Gelişin…

Kendinize iyi davranın…

https://dostgazetesi.com/

Yorumlar

Popüler Yayınlar